Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Fatih Karahan, yılın ikinci Enflasyon Raporu'nu kamuoyuyla paylaşarak 2025 ve 2026 yıllarına dair ekonomik beklentileri netleştirdi. Başkan Karahan’ın “2025 yıl sonu enflasyon tahminimizi yüzde 24, 2026 yılı içinse yüzde 12 olarak koruyoruz” sözleri dikkat çekti. Karahan’ın açıklamaları ekonomik çevrelerde büyük yankı uyandırırken, gözler yeniden vatandaşların cebine döndü. Özellikle yüksek enflasyonun etkisiyle alım gücünün düştüğü bu dönemde, milyonlarca çalışanın aklındaki soru bir kez daha gündeme geldi: “Asgari ücrete ara zam gelecek mi?”
Merkez Bankası Başkanı’nın açıklamasında doğrudan bu konuya dair bir taahhüt olmasa da, yapılan değerlendirmelerde bu ihtimale kapı aralanmış oldu. Açıklamanın ardından ekonomistler ve piyasa uzmanları da gelişmeleri mercek altına aldı. Özellikle Ekol TV canlı yayınına katılan Ekonomist Nazlı Sarp’ın sözleri, kamuoyunda geniş yankı uyandırdı. Peki, Merkez Bankası’nın tahminleri asgari ücrette bir değişikliğe işaret ediyor mu? Gıda ve hizmet enflasyonundaki yükseliş ne anlama geliyor? İşte tüm detaylarıyla gelişmeler...
Enflasyon Tahminleri Sabit Kaldı Ama Belirsizlik Sürüyor
Fatih Karahan’ın sunumunda en çok dikkat çeken unsurlardan biri, enflasyon hedeflerinde bir değişiklik yapılmamış olmasıydı. 2025 yılı için öngörülen yüzde 24’lük enflasyon oranı sabit tutulurken, 2026 için belirlenen yüzde 12’lik hedef de aynı şekilde korundu. Ancak bu sabit tahminlerin arka planında önemli riskler barınıyor. Özellikle gıda enflasyonu, iklim koşullarının da etkisiyle yukarı yönlü bir seyir izliyor. Başkan Karahan, don olaylarının tarım ürünlerinde ciddi fiyat artışlarına yol açtığını vurguladı.
Gıda enflasyonundaki artış, vatandaşın sofrasına doğrudan yansıdığı için önem taşıyor. Bu durumun önümüzdeki aylarda genel enflasyon rakamlarına da baskı yapması bekleniyor. Ayrıca hizmet enflasyonundaki artış da sürüyor. Karahan, hizmet sektöründeki fiyatlamaların halen yüksek seyrettiğini ancak bunun yavaş yavaş gerilediğini ifade etti. Yani, enflasyonun düşeceğine dair bir umut var; fakat bu umut temkinli iyimserlikle sınırlı.
Asgari Ücrete Zam İhtimali Kapıda mı?
Milyonların en çok merak ettiği konu olan asgari ücrete ara zam konusunda ise belirsizlik devam ediyor. TCMB Başkanı Karahan, bu konuda net bir yanıt veremeyeceklerini, Merkez Bankası'nın asgari ücret belirleme gibi bir yetkisinin bulunmadığını ifade etti. Ancak Karahan’ın şu sözleri önemliydi: “Bazı ekonomik projeksiyonlarda, olası asgari ücret artışı da hesaba katılıyor.” Bu ifade, doğrudan bir onay olmasa da dolaylı bir sinyal olarak değerlendiriliyor.
Ekonomist Nazlı Sarp ise bu noktada daha açık konuştu. “Çok arada kalan bir açıklamaydı” diyerek, Merkez Bankası’nın sinyaller verdiğini belirtti. Sarp’a göre, enflasyonun kontrol altına alınması planlansa da gelir kaybı yaşayan kesimlerin korunması adına yıl ortasında bir düzenleme ihtimali güçlü. Ancak bu karar tamamen siyasi ve idari mercilerin takdirinde olacak.
Gıda ve Hizmet Enflasyonu: Cebimizdeki Sessiz Tehlike
Enflasyon dendiğinde ilk akla gelen kalemlerden biri olan gıda fiyatları, Türkiye’de özellikle dar gelirli vatandaşların bütçesini en çok zorlayan alanların başında geliyor. Son aylarda yaşanan doğa olayları, tarım üretimini olumsuz etkilerken, bu durum doğrudan market raflarına yansıyor. Karahan’ın da altını çizdiği gibi, don olayları ve kuraklık gibi etkenler sebze-meyve fiyatlarında ani yükselişlere neden oldu.
Hizmet enflasyonu ise daha az görünür fakat bir o kadar etkili. Özellikle kira, ulaşım, sağlık ve eğitim gibi kalemlerdeki fiyat artışları, aylık harcamaları ciddi şekilde artırıyor. Başkan Karahan’ın “Hizmet fiyatlarındaki artış yavaşlamaya başladı” ifadesi ise sürecin kontrol altına alınmaya çalışıldığını gösteriyor. Ancak bu yavaşlama henüz vatandaşın cebine yansımış değil.